Son 14-15 aydır ciddi bir durgunluk dönemine girdik

Veysi Ay - Veysel Elektronik / Diyarbakır

Öncelikle kısaca sizi ve firmanızı tanıyabilir miyiz?

1986 yılında Diyarbakır’da doğdum. Beş kişilik bir ailenin en büyük çocuğuyum. Evliyim ve iki oğlum var. Tüm öğrenim hayatım Diyarbakır’da geçti. Dicle Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden mezun olmama rağmen, okuduğum bölümle ilgili hiçbir zaman iş yapmak istemedim. Çocukluk yıllarımdan beri ticareti bana sevdiren, öğreten, destekleyen ve her zaman yanımda olan babamın da katkılarıyla, sevdiğim ve içinde olmaktan mutluluk duyduğum meslek olan ticareti seçtim. 2010 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra, babamın kurmuş olduğu VEYSEL ELEKTRONİK’te kardeşlerimle birlikte çalışmaya başladım. Ticaret hayatımıza beraber devam ederek işlerimizi büyütmeye devam ettik ve bugünlere taşıdık. Veysel Elektronik; 1994 yılında 12 metrekarelik küçük bir dükkânda, dönemin popüler ürün grubu olan elektronik ürünlerin perakende satışıyla başlayan yolculuğuna, bugün lojistik alanını da ekleyerek 10.000 metrekarelik bir alanda hizmet vererek devam etmektedir. Başta Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgeleri olmak üzere, Akdeniz, Marmara ve Ege bölgelerinde de müşterilerimize tedarik sağlamaktayız. Yıllarca küçük ev aletleri ve elektronik ürün gruplarında bölgemizin en büyük tedarikçisi konumundayken, son üç yılda ürün gamımıza beyaz eşya grubunu da ekleyerek hizmet kalitemizi artırdık. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde sektörün en güçlü markaları olan; ARZUM, FANTOM, SUNNY, SİMFER, ONVO, MİNİSAN ve kendi üretimimiz olan SUNDAY markalarının bölgesel dağıtıcılığını yapmaktayız. Ayrıca REMINGTON ve NİLFİSK markalarının da Marmara, Ege, Akdeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde toptan dağıtımını gerçekleştiriyoruz.

Bölgenizin yapısından ve ticaret hayatından bahseder misiniz?

2010 yılında toptan dağıtım ve pazarlama sistemini kurduktan sonra, yaklaşık 20 şehre hizmet vermeye başladık. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde her yıl artan bir grafikle işlerimizi büyüttük ve bu sayede diğer bölgelerde de çok daha rahat pazarlar oluşturabilecek düzeye geldik. İş ortaklarımıza duyduğumuz güven ve onların bizlere karşı geliştirdiği manevi bağlar sayesinde, ticaretimiz zaman içerisinde güçlenerek çok büyük noktalara ulaştı. Biz de elimizden geldiğince çalıştığımız müşterilere karşı her zaman dürüst ve doğru bir yaklaşım sergileyerek, onların da kendi işlerini büyütmelerine destek olduk. Bugün geldiğimiz noktaya baktığımızda, doğru yaptığımız işlerin meyvesini topladığımızı görmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Her ne kadar bölge şartları sebebiyle ticaret hayatımızda zaman zaman zorluklar yaşamış olsak da bu süreçlerde birbirimize destek vererek, kurduğumuz güçlü bağlar sayesinde bu zorlukların üstesinden geldik ve bugünlere ulaşmayı başardık.

Çalıştığınız markalar dışında kendi markanız olan Sunday’den bahseder misiniz?

SUNDAY EV ALETLERİ firmasını, 2022 yılında Kayseri’de MİNİSAN OTOMOTİV firmasının sahibi Erkan Özdamar ile kurduk. Firmamızda, sektörde mevsimsel ürün grubu üretimi gerçekleştirmekteyiz. SUNDAY markamızla vantilatör, su sebili ve fanlı ısıtıcı üretimi yapmaktayız. 2022 yılında beş modelle başladığımız vantilatör üretiminde bugün 25 modele ulaştık. Ayrıca, soğutucu ürün grubu olan AİR COOLER (hava soğutucu) segmentinde ürün çeşitliliğimizi artırarak yaklaşık 15 modele çıkardık. Kış sezonu için şu anda üç farklı modelde fanlı ısıtıcı üretmekteyiz ve bu ürün grubunda da yeni model geliştirme çalışmalarımız devam etmektedir. Her evin temel ihtiyaçları arasında yer alan su sebilleri konusunda da ürün gamımızı geliştirerek, şu an beş modelin üretimini tesislerimizde başarıyla gerçekleştirmekteyiz. Kendi üretimini yaptığımız ürünlerin yanı sıra, SUNDAY markası olarak sektörde en güçlü ve en iyi marka olma hedefimiz doğrultusunda ürün çeşitliliğimizi artırmaya ve yenilikçi çalışmalarımıza devam edeceğiz.

Son dönemde yaşanan ekonomik gelişmeler sizi ve genel olarak sektörü nasıl etkiliyor?

2024 Ocak ayına kadar süren enflasyonist ortam, piyasada güçlü bir satış algısı oluşturdu ve birçok kişiye iyi kazançlar sağladı. O dönemde işler oldukça hareketliydi. Ancak son 14-15 aydır ciddi bir durgunluk dönemine girdik. Şu anda gerçek ticaretin ne olduğunu daha net yaşamaya başladık. Artık stok gücüne dayalı bir sistemin sürdürülebilir olmadığını ve gerçek satış rakamlarına odaklanılması gerektiğini görüyoruz. Bu değişim, bazı bölgelerde ciddi zorluklara yol açtı. Çünkü birçok kişi, satabileceğinden ya da taşıyabileceğinden çok daha fazla ürün stokladı. İlk başta bu durum olumlu gibi görünse de son dönemde tablo değişti. Şimdi daha doğru bir planlama ve gerçekçi adımlarla ilerlememiz gerektiğinin farkındayız. Genel olarak ülkemizin ekonomik anlamda bir sıkıntı yaşadığı açık. Ancak bu dönemi atlatabilecek gücümüzün olduğunu da düşünüyoruz. Önümüzdeki süreç çok parlak görünmese de çok kötü de değil. Gerçek tabloyu 1-2 yıl içinde hep birlikte göreceğiz.

Toptancılık sizce sürdürülebilir bir iş midir yoksa gelecekte başka bir işe mi evrilecektir?

Toptancılık ya da marka dağıtıcılığı, her zaman devam edecek ve hiçbir zaman tamamen sona ermeyecek bir ticaret şeklidir. Sadece, sisteme, şartlara ve düzene göre bazı değişkenlikler gösterebilir. Çünkü Türkiye’deki satış sistemine baktığımızda, her firmanın belirli bir iş modeline ihtiyaç duyduğu ve her firmanın kendi uygun gördüğü modele göre bir pazar yarattığı görülmektedir. Firmalar dönem dönem toptan işlerini azaltarak farklı algılar oluştursalar da günün sonunda tekrar toptan kanala ihtiyaç duyulmaktadır. Toptan kanal ile çalışmanın şu anki en büyük avantajı, toptan kanala verilecek kâr marjının, yapılacak bireysel operasyonlardaki marjlara göre daha düşük olması ve bu durumun firmalar için daha avantajlı hale gelmesidir. Sektördeki birçok firmaya baktığımızda da piyasa şartlarına göre farklı kanallara yönelmiş olsalar bile, toptan kanalın olmadığı yerlerde uzun vadede çok başarılı olamadıkları görülmektedir. Pandemi süreciyle birlikte hayatımıza daha yoğun bir şekilde giren e-ticaret, alışverişi büyüyen bir pazar gibi gösterse de bu durum bazı firmaların stratejik hatalar yapmasına sebep olmuş ve yoğunlaşmanın yalnızca bu alana kayması, toptanda yapılması gereken esas işlerden uzaklaşılmasına yol açmıştır. Bu nedenle, günümüzde toptan kanala ağırlık veren firmalar hem pazarda daha etkin bir hakimiyet kurmakta, hem de daha doğru bir penetrasyon sağlamaktadır.

Bu sektördeki hedefleriniz nelerdir?

Veysel Elektronik olarak, 30 yıla yakın süredir sektörde bilinen bir marka olmamıza rağmen hem yaptıklarımızın hem de yapacaklarımızın daima eksik olduğunu hissediyor ve bu nedenle daha çok çalışmak zorunda olduğumuza inanıyoruz. Bu anlayışla, kendi sektörümüzdeki tüm bayilerimizle en doğru işleri, en doğru markalarla planlayarak ve birlikte büyüyerek ilerlemeye devam edeceğiz. Türkiye’nin her yerinde bir ailemizin, bir partnerimizin olması bizim en büyük hedefimizdir. Sağlam dostluklar üzerine kurulu ve yalnızca ticaretle anılmayacak bir aile bağı oluşturmak, bizi gerçek hedefimize ulaştıracaktır.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*