En iyi 1. Dünya Savaşı filmleri

6. The African Queen (John Huston / 1951 / ABD)

Hollywood’un iki devi (bu filmle Oscar alan) Bogart ve (oscar adayı) Hepburn usta yönetmen John Huston yönetiminde harika bir kimya yakalamışlar. I. Dünya Savaşı’nı fon olarak kullanan bu özgün aşk filmi büyük beğeni ve ödüllerle karşılanmıştı.

5. Johnny Got His Gun (Dalton Trumbo / 1971 / ABD)

ABD’li Faşist senatör McCarthy’nin 1950 lerdeki cadı avı döneminde Hollywood’da haksız yere kara listeye aldırdığı usta senarist Dalton Trumbo’nun kendi romanından uyarladığı tek yönetmenlik denemesi. Savaşta görme, konuşma, duyma yetilerini ve uzuvlarını kaybetmiş bir askerin (Timothy Bottoms) trajik hikayesini anlatan filmden parçalar Metallica’nın “One” şarkısının video klibinde kullanılmıştı.

4. Gallipoli (Peter Weir / 1981 / Avustralya)

Peter Weir’in Mel Gibson gibi genç aktörlerle kotardığı, sadece son bölümü Gelibolu’da geçen savaş karşıtı filmi. İngilizlerin emperyalist boyunduruğu altındaki Avustralya ve Yeni Zelandalı askerlerin, ülkelerinden binlerce kilometre uzaklığında kendilerine ait olmayan bir savaşa nasıl sürüklenip, olgun başaklar gibi biçildiklerinin epik öyküsü.

3. All Quiet On The Western Front (Edward Berger / 2022 / Almanya)

Son Oscarlarda en iyi film ödülü alması gerekirken, sadece en iyi Yabancı Film Oscarı ile yetinen film, listemin başındaki 1930 tarihli filmin yeniden çevrimi. Gerçekçi savaş sahneleri, savaşın anlamsızlığını ve vahşetini dolaysız bir şekilde yansıtıyor. Romandan ve orijinal filmden ayrılan sonu yine de çarpıcı ama orijinali daha güçlü bir mesaj veriyordu.

2. Paths of Glory (Stanley Kubrick / 1957 / ABD)

Auteur yönetmen, büyük usta Stanley Kubrick’ten hem 1. Dünya Savaşı, hem de mahkeme draması. İhanet ile yargılanan askerlerini savunmakla görevli avukat subay rolünde Kirk Douglas en iyi oyunlarından birini veriyor. Tüm zamanların en iyi savaş karşıtı filmlerinden birini de ancak Kubrick gibi bir usta yaratabilirdi zaten.

1. All Quiet On The Western Front (Lewis Milestone / 1930 / ABD)

Erich M. Remarque’ın savaş karşıtı klasik romanının muhteşem uyarlaması. I. Dünya Savaşı’nın Batı cephesinde yitip giden gencecik filizlerin trajik hayatları. Lewis Milestone’a Oscarlarda en iyi yönetmen ödülünü getiren; yaklaşık bir asır sonra bile sapasağlam ayakta duran zamansız bir klasik.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*