
Öncelikle kendinizden ve bugüne kadarki kariyerinizden bize bahseder misiniz?
1982 yılında Didim’de doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi Didim’de tamamladıktan sonra, üniversite eğitimimi Kuşadası’nda Turizm ve Otelcilik üzerine yaptım. Ardından yüksek lisansımı da tamamladım. Ailem çiftçilikle uğraşıyor; ancak ben farklı bir yol seçerek esnaf olmayı tercih ettim. Kariyerime, burada bir abimizin yanında mobilya mağazasında çalışarak başladım. 2007-2008 yıllarında iş hayatına adım attım ve kısa sürede sektöre dair tecrübe kazandım. 2010 yılında aynı abimle birlikte ortak bir mobilya mağazası açtık. Ancak 2013 yılında yollarımız ayrıldı ve bu benim için yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Aynı yıl Profilo ile tanıştım ve beyaz eşya sektörüne adım atarak ilk mağazamı açtım. O günden bugüne Profilo ile çalışmaya devam ediyor ve sektördeki yolculuğumu sürdürüyorum.
Mağazalarınızın özelliklerinden bahseder misiniz?
2013 yılında Cengiz Ticaret olarak Profilo ile görüşmelerimize başladık ve aynı yıl ilk mağazamızı açtık. Alman kökenli bir firma olması nedeniyle her adımımız plan ve program doğrultusunda onaydan geçiyordu. Yaklaşık üç ay sonra mağazamızın tabelası takıldı, altı ayın ardından ise stantlarımız teslim edildi. Bu süreç, bizim için disiplinli bir başlangıcın işareti oldu. Genel konsepte geçiş yaptıktan sonra işlerimizi büyütmeye başladık. Bugün iki Profilo mağazamız var ve her ikisi de markanın sunduğu kalite ve hizmet anlayışıyla faaliyet gösteriyor. Bunun yanı sıra Uğur Derin Dondurucu alanında bir mağazamız ve 2019 yılında açtığımız iki Yataş Bedding mağazamız bulunuyor. Profilo ve bayiliğini yaptığımız diğer firmalardan son derece memnunuz hem ürün kalitesi hem de iş birliği anlayışı, büyümemizi destekleyen en önemli unsurlar arasında yer alıyor.

Profilo bayisi olmanızdaki motivasyonunuz neydi?
Mobilya geçmişimiz sayesinde servis ve taşıma süreçlerinde tecrübemiz vardı; bu yüzden biraz daha rahat yönetilebilecek bir iş alanı arayışına girdik. Araştırmalarımız sırasında Didim’de Profilo’nun mağazasının olmadığını fark ettik ve buradaki fırsatın büyüme potansiyeli taşıdığını düşündük. Bu süreçte sizin derginiz aracılığıyla, o dönemde Profilo Satış Direktörü olan Semir Bey’in bir röportajını okuma şansım oldu. Markayı zaten tanıyor olsam da Semir Bey’in röportajındaki söylemleri, Profilo’nun büyüme potansiyelini daha net görmemi sağladı. “Bu lokomotife bir vagon olursak, marka ile doğru işler yapabiliriz” düşüncesiyle yola çıktık ve bugünlere kadar geldik. Bugün geldiğimiz noktada firmamızdan, markamızdan ve çalışma arkadaşlarımızdan son derece memnunuz. Her fırsatta bize destek oluyor, sorunlarımızı çözüyor ve işimizi büyütmemize yardımcı oluyorlar.
Bölgenizden genel olarak bahseder misiniz?
Didim, Türkiye’nin sayfiye bölgelerinden biri olarak son 10 yılda hızlı bir gelişim gösterdi. İnşaat ve turizm sektörleri bölge ekonomisinin lokomotifi konumunda. Ayrıca gurbetçilerin yoğun ilgi gösterdiği bir bölge olması, yaz aylarında nüfusun ciddi şekilde artmasını sağlıyor. Bu yoğunluk, iş hacmimizi de büyük ölçüde artırıyor; ancak yaz dönemi yoğunluğu kış aylarında yerini sakin bir sürece bırakıyor. Bu durum, işimizi yılın 12 ayına yayabilseydik çok daha rahat yönetebileceğimizi gösteriyor. Personelimiz de kış döneminde motivasyon ve devamlılık açısından zorluklar yaşıyor. Bizler ise bu dönemi değerlendirmek için mağazamız güçlendiriyor, tadilatlarını yapıyor ve kendimizi geliştirmeye odaklanıyoruz.

Müşteri yapısı nasıl bölgede?
Didim’de ağırlıklı müşteri kitlemiz emekliler ve gurbetçilerden oluşuyor. Ancak son dönemde inşaat sektöründeki yavaşlama, yeni ev satışlarını da düşürdü ve bu durum işlerimizi etkiliyor. Geçtiğimiz yıllara kıyasla satışlarda bir miktar azalma yaşandı. Bölge hızlı bir göç alıyor; kayıtlı nüfus yaklaşık 103 bin kişi olsa da kış aylarında kayıtlı olmayan kişilerle birlikte nüfus 120-130 bine ulaşıyor. Yaz aylarında ise bu rakam 800 bine kadar çıkabiliyor. Bu mevsimsel dalgalanma, ticaretin ritmini belirleyen en önemli etkenlerden biri.
Tüketiciler neden sizi tercih ediyor? Müşterilerinize ne gibi farklılıklar sunuyorsunuz?
Profilo’nun ne olduğunu müşterilerimiz biliyor. Mağazamız 12 yıldır aynı noktada hizmet veriyor; her yıl müşterilerimiz geldiğinde bizi aynı yerde görüyorlar. Bu süreklilik, güven duygusunu pekiştiriyor ve bizi bölgedeki tercih edilen mağazalardan biri haline getiriyor. Cengiz Ticaret olarak, doğru marka ile doğru tüketici buluşmasını sağlıyoruz. Her ev için gerekli olan ürünleri müşterilerimize sunmayı hedefliyoruz. Küçük ev aletlerinden klimalara, züccaciye grubuna kadar geniş bir ürün yelpazemiz var. Taksit seçeneklerimiz de müşterilerimizin alışverişini kolaylaştırıyor; kredi kartına taksit imkânı sunarken, elden taksit seçeneğimiz de yaklaşık yüzde 5’e denk geliyor. Yerli nüfusla da bu şekilde çalışıyoruz.
Piyasa nasıl, şu anda işler nasıl? Bu yaz nasıl geçiyor?
Geçtiğimiz yıllarla kıyasladığımızda işlerimiz biraz daha düşük seyrediyor. Özellikle kış dönemi oldukça zor geçti. Yaz aylarında nüfus artışıyla işlerimiz iyi olsa da karlılıklarımız düşüyor; bu da işletme giderlerini yönetmemizi zorlaştırıyor. Buna rağmen, uzun yıllardır bölgede olmamız sayesinde eski müşterilerimiz bizi bırakmıyor ve işlerimiz genellikle iyi seyrediyor. Ancak genel durum nedeniyle karlılığımız düşük kalıyor. Bu yılın böyle geçeceğini öngörüyorduk ve önümüzdeki yılı da planlamaya başladık. Yöneticilerimiz, mevcut adetleri koruyarak ilerlemenin ve aşırı büyümemeye dikkat etmenin daha doğru olduğunu belirtiyor. Daha önceki yıllarda yaptığımız satış adetlerini korumaya odaklandık ve şu anda bu hedefimizde başarılı olduk.
Genel sektörel sorunlar nelerdir sizce? Bunlara karşı çözüm önerileriniz nelerdir?
Bizim sektörümüzdeki en büyük ortak sorunlardan biri, internet satışlarının yarattığı fiyat algısı. Firmaların önerdiği perakende satış fiyatları olmasına rağmen, bazı internet satış platformlarında finansman sorunları nedeniyle zaman zaman çok düşük fiyatlar görebiliyoruz. Bu durum, mağazalarımıza gelen müşterilerin güvenini olumsuz etkileyebiliyor. Bizim sunduğumuz fiyatlar aslında normal seviyede olsa da internette daha ucuzunu gördüklerinde tüketicinin bize olan güveni sarsılabiliyor. Firmaların bu durumu araştırması gerekiyor; ancak serbest piyasa koşulları nedeniyle bunu tamamen kontrol etmek mümkün değil.
Bu mesleği severek mi yapıyorsunuz? Bu iş sizce gelecekte sürdürülebilir mi?
İşimi büyük bir tutkuyla yapıyorum. Eşimle birlikte çalışıyoruz ve 12-13 yıldır aynı noktadayız. Özellikle Yataş mağazamızda eşim bizzat görev alıyor. Bu işin devam edeceğine inanıyorum; bayilik sistemi olduğu sürece sektörün sürdürülebilir olduğunu düşünüyorum. Ayrıca bu işi çocuklarıma da tavsiye ederim. Kültürümüz ve aile yapımız, bu sisteme son derece uygun ve gelecek nesillere de aktarılabilecek bir deneyim sunuyor.
Hedefleriniz nelerdir?
Şu anda bulunduğumuz konum, işimizi yürütmek için oldukça iyi bir lokasyonda. Bu avantajı korumayı öncelikli hedeflerimiz arasında görüyoruz. İlerleyen dönemde işler düzelirse, şubeleşmeyi değerlendirebilir ve başka şehirlere açılmayı da planlayabiliriz. Profilo yöneticileri de bize bu konuda rehberlik ediyor. Ancak mevcut ekonomik koşullar göz önünde bulundurulduğunda, büyümeyi temkinli ve kontrollü bir şekilde sürdürmek en doğru strateji olarak görünüyor.
İlk yorum yapan olun