Daikin’den kombi alacaklara öneriler

Sonbaharın iyiden iyiye kendini belli ettiği şu günlerde herkesin gündeminde ısınma yöntemleri ve maliyetleri var. Kış günlerinin en önemli sorunlarından biri ‘nasıl’ ve ‘ne kadara’ ısınacağımız. Doğalgazın yaygın olarak kullanıldığı yerlerde kombi neredeyse tek seçenek olarak karşımıza çıkıyor. Isıtma sektörünün önemli oyuncusu Daikin’in uzmanları ne tür kombilerin kullanılması gerektiği konusunda tüketicilere çok önemli uyarılarda bulunuyor.

Havaların soğumasıyla birlikte tüketicilerin ısınmayla ilgili sorunları da başlıyor. Her yıl giderek artan ısınma maliyetleri tüketiciyi korkuturken, cihazların güvenliği ve randımanı da önemli bir ayrıntı olarak öne çıkıyor. Isıtma sektörünün önemli oyuncusu Daikin’in uzmanları Türkiye’de 21 Nisan 2018 yılında yürürlüğe giren Isıtma Cihazları için Ekotasarım Gereklilikleri ve Enerji Etiketlemesi Tebliği’ni de hatırlatarak, yeni kombi alacaklara ve mevcut kullanıcılara şu tavsiyelerde bulunuyor: “AB ülkelerinde 2015 yılından bu yana uygulanan ErP Direktifi kapsamında, Türkiye’de de 2018 yılından beri Isıtma Cihazları için Ekotasarım Gereklilikleri ve Enerji Etiketlemesi Tebliğleri yürürlükte. Bu tebliğler, kapasitesi 70 kW ve altındaki kombiler için sezonsal mahal ısıtma enerji verimliliği yüzde 86’nın altına düşemez diyor. Konvansiyonel kombiler bu verimliliği sağlayamıyor. Bu nedenle tebliğ tarihinden itibaren konvansiyonel kombilerin üretimi ve ithalatı yasaklandı ama yine de piyasada eskiden ithal edilmiş ya da imal edilmiş bu tür cihazlar bulunuyor. Artık tüm pazar yoğuşmalı kombi ve kazan sınıfına yöneliyor. Yoğuşma, atık gazı yoğuşturan özel bir ısı eşanjör yapısı vasıtasıyla atık gaz ısısından yararlanarak yüzde 110’a varan oranda verim değeri elde edilebilen bir teknoloji. Bu yüzden yakıttan yüksek oranda tasarruf sağlıyor. Aynı zamanda baca sıcaklığını düşürmesi nedeniyle emisyon değerlerinde de azalmalara sebep oluyor. Sistem bu yüzden çevreci bir özellik de taşıyor.”

Kombi alırken nelere dikkat etmek gerekiyor?

İhtiyacınıza uygun ürün hakkında araştırma yapın. Tavsiye edilen cihazın ısıtma kapasitesinin eviniz için yeterli olup olmayacağını öğrenin. Kombinizde mutlaka CE damgası arayın. Sadece kombinizin alım maliyetini değil, tüketim bedeli ve servis maliyetini de göz önünde bulundurun. Bilinen geniş servis ağı olan ve güçlü firmaların ürünlerini tercih edin. Bir daireye kombi takmadan önce mekanın ısı kaybının iyi hesaplanması gerekiyor. Dairenin büyüklüğü, dış cepheye olan yüzeyleri, pencere ve kapı ölçüleri, açık kanat ölçüleri ısı kaybını belirleyen en önemli faktörlerin başında geliyor. Aksi takdirde düşük ya da yüksek kapasiteli bir kombi size yüksek doğalgaz faturası veya ısınmayan bir ev ile geri dönebilir.

Kombinin ortalama ısı ayarı kaç derece olmalıdır?

Kombi ısı ayarı binanın izolasyon yapısı, dizayn özellikleri, mevsimsel geçişler ve tesisat türleri gibi unsurlara bağlı olarak değişebiliyor. Genelde radyatörlü sistemlerde 40-80°C arasında bir sıcaklık yeterli oluyor. Ancak kombinizin yoğuşma yapabilmesi için dönüş suyu sıcaklığının 55°C’nin altında olması gerektiğini unutmayınız. Kombi ve kalorifer tesisatında çalışma basınçlarının en az 1 ila 2 bar olmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Oda termostatları evin ısısını daha hassas ayarlayabildiği için özellikle kombili sistemlerde tavsiye ediliyor ve büyük oranda ekonomi sağlıyor.

İyi ısınırken yakıt tasarrufu yapabilir mi?

Kombiyi sadece gündüz kullanım saatlerinde çalıştırdığınızda gece boyu soğuyan bina bloğunun ısınması oldukça zaman alıyor ve enerji tüketimi büyük oranda artıyor. Bu yüzden binanın dış hacminin soğumaması için geceleri düşük seviyede de olsa kombiyi çalıştırmak gerekiyor. Kombiyi kısa süreli kapatıp-açmak yakıt sarfiyatını arttıran bir yöntem. Çünkü kombi, eski sıcaklığına ulaşması için daha fazla yakıt harcıyor. Bunun yerine sıcaklığı düşük seviyelerde tutmak daha fazla tasarruf sağlıyor. Uzmanlar, yakıt tasarrufu yapmak için radyatörle birlikte termostatik vana kullanmayı öneriyor.

Kombi bakımını ihmal etmeyin

Uzmanlar kombi bakımının sadece yetkili kişiler tarafından yapılmasını öneriyor. Yılda bir kez yetkili servisi çağırarak bu bakımları yaptırmak mümkün. Eğer bir gaz kaçağından şüphe eder ve da gaz kokusu duyarsanız, ilk iş olarak kapı ve pencereyi açıp, ortamı havalandırın ve ana vanayı kapatın. Asla çakmak, kibrit ve benzeri şeyleri kullanmayın. Elektrik ekipmanlarını açıp kapamayın veya fişten çekmeyin. Arızayı kendiniz gidermeye çalışmayın; 187 Doğalgaz Acil hattını arayın. Eğer ulaşamazsanız 110 İtfaiye’yi arayın.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*