Küresel kahve pazarında başarılı büyüme için öncelikle güçlü bir marka kimliği oluşturmak ve farklılaşma stratejisi geliştirmek şart

Markanızdan kısaca bahseder misiniz?

1952’de kurulan Russell Hobbs, İngiltere’nin küçük ev aletleri kategorisinde lider markası. Markanın ismi ise kurucuları Peter Hobbs ve Bill Russell’ın soyadlarından geliyor. Tamamen “İngiliz” tasarımlarına ve konseptine odaklanmış olan Russell Hobbs, dünyada sıcak tutma özelliğine sahip ilk kahve makinesi ve ilk elektrikli su ısıtıcısı ile tanınıyor. Markanın Türkiye’deki operasyonel sorumluluğunu ise yeni nesil dağıtım firması GUP Generation olarak biz üstleniyoruz.

Kahve makineleri pazarındaki konumunuzdan söz eder misiniz?

Türkiye, Russell Hobbs’un en hızlı büyüdüğü pazarlardan biri. Özellikle kahve makineleri kategorisinde markanın tüketicilerden çok güçlü bir karşılık aldığını söyleyebilirim. İnsanlar artık evde de barista kalitesine yakın bir deneyim yaşamak istiyor ve Russell Hobbs bu beklentiyi hem tasarım hem de fonksiyonellik anlamında karşılayan ürünler geliştiriyor. Örneğin Attentiv modeli, kahve sertliğini kişiye özel ayarlayabilme, tek fincan ya da sürahi seçeneğiyle esneklik sunma gibi özellikleriyle öne çıkıyor. Ayrıca soğuk demleme fonksiyonu ve süt köpürtücüsüyle tüketicilere evlerinde çok yönlü bir kahve deneyimi yaşatıyor. Bunun yanında Grind & Brew makinesi, taze çekilmiş kahve isteyenler için dahili öğütücüsüyle farklılaşıyor. Retro serisi ise ikonik tasarımı ve duş başlığı teknolojisiyle hem göze hem damağa hitap eden bir ürün grubu. Kısacası, Russell Hobbs kahve makineleri günlük pratik çözümlerden, kahve ritüelini bir keyfe dönüştürmek isteyenlere kadar geniş bir kitleye hitap ediyor. GUP Generation olarak amacımız her eve Russell Hobbs kalitesini taşımak ve Türkiye’de kahve kültürünü daha da zenginleştirmek.

2025 yılı kahve makineleri pazarı nasıl geçiyor, yıl içinde yakalanan fırsatlar ve tehditler size göre nelerdir?

2025 yılı, kahve makineleri pazarı için oldukça dinamik bir yıl. Ev kahvesi tüketimindeki artış ve premium ürünlere yönelik talep artışı en büyük fırsatlar oldu. GUP Generation olarak Russell Hobbs’un özellikle Oslo’da bulunan Avrupa Kahve Demleme Merkezi onaylı ürünleri ve pazarda birbirini tekrar eden sıradan tasarımlardan ayrışan ikonik İngiliz tasarımları ile bu fırsatı değerlendirdik. Tehditler açısından ise artan rekabet ve hammadde maliyetlerindeki dalgalanmalar zorlu süreçler yarattı. Ancak Russell Hobbs’un güçlü marka kimliği ve bizim yerel pazar bilgimizle bu zorlukları fırsata çevirdik.

Kahve sektöründe küresel ölçekte marka olmak ve yeni pazarlara yayılmak için nasıl bir büyüme stratejisi izlenmelidir?

Küresel kahve pazarında başarılı büyüme için öncelikle güçlü bir marka kimliği oluşturmak ve farklılaşma stratejisi geliştirmek şart. Her pazarın kendine özgü kahve kültürünü derinlemesine analiz etmek, yerel tercihlerle uyumlu ürün portföyü oluşturmak gerekiyor. Omnichannel satış stratejisi benimsenip hem online hem offline kanallar optimize edilmeli. Kalite standartlarında taviz verilmeden, fiyat pozisyonlaması yerel satın alma gücüne uygun şekilde ayarlanmalı. Stratejik partnerlikler ve franchise modelleri ile hızlı penetrasyon sağlanabilir. Dijital pazarlama ve veri analitiği kullanarak tüketici davranışları takip edilmeli. Ayrıca yerel influencer ve kahve uzmanlarıyla iş birliği yaparak organik büyüme desteklenmeli. Tüm bunlarla birlikte sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk projeleri ile marka değeri artırılmalı.

Kahve endüstrisinde teknolojik gelişim ve yapay zekanın etkileri nelerdir?

Yapay zeka ve IoT teknolojileri kahve deneyimini kişiselleştiriyor. Günümüzde akıllı kahve makineleri kullanıcı tercihlerini öğreniyor, optimize edilmiş demleme süreçleri sunuyor. Russell Hobbs markası da bu trendleri yakından takip ediyor, kullanıcı dostu akıllı çözümler geliştiriyor. Yapay zekanın artık tasarım alanına da girdiğini gözlemliyoruz ve Russell Hobbs bu konuda öncü çalışmalar gerçekleştiriyor. Yakın zamanda Zuchex Fuarı’nda tanıttığımız Calm Kettle, yapay zeka ile tasarlanan ilk su ısıtıcısı olarak bu dönüşümün somut bir örneği. Bu ürün, yapay zekanın sadece fonksiyonellikte değil, estetik ve kullanıcı deneyimi tasarımında da nasıl devrim yaratabileceğini gösteriyor. Kısacası teknoloji, kahve yapımını kolaylaştırırken aynı zamanda kaliteyi artırıyor. Gelecekte bu entegrasyonun daha da derinleşmesini bekliyoruz.

2026 yılı hedefleriniz nelerdir?

Hızla gelişip değişen pazarda tüketicilerin istek ve ihtiyaçlarını doğru ve zamanında tespit etmeye çalışacağız; Russell Hobbs’un tasarımı teknoloji, inovasyon ve fonksiyonlu çözümlerle birleştiren yaklaşımını tüketicilerimizin hayatına kalite ve kahve keyfi katacak şekilde sunmayı sürdüreceğiz. GUP Generation olarak uzun vadeli hedefimiz, Russell Hobbs markasının yanı sıra henüz Türkiye pazarına sunulmamış diğer marka ve ürün gruplarını da pazara entegre ederek başarıyla konumlandırmak.