Kayseri’de “ticareti yapamayanı okula gönderirler” anlayışı hâkimdir; ben de bu kültürle yetiştim

Erhan Kantarcı / Nurkan Beyaz Eşya - Kayseri

Öncelikle sizi ve firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?

Nurkan Beyaz Eşya olarak 65. yılımıza ulaştık. Dededen toruna, oradan da bir sonraki nesle aktarılan köklü bir aile şirketiyiz. Dedemiz ticarete, beyaz eşyanın bir parçası sayılan dikiş makineleriyle başladı. Zaman içinde değişen ihtiyaçlara göre küçük ev aletleri ve beyaz eşya satışına yöneldik. Dedemizden sonra babam Orhan Kantarcı ve amcam Naci Kantarcı’nın ortaklığıyla şirketimiz büyüdü. Şu anda da ben ve amcamın oğlu şirketin yönetimini sürdürüyoruz. Kardeşim Murat Bey de bizimle. Piyasada “Nurkan Ticaret” olarak tanınıyoruz; bu isim de dedemiz Nurullah Kantarcı’nın adının kısaltılmış halidir. Ben işe çocuk yaşta, okula giderken büyüklerimize yardımcı olarak başladım. Ticaret hoşuma gitti. Kayseri’de “ticareti yapamayanı okula gönderirler” anlayışı hâkimdir; ben de bu kültürle yetiştim. 1981 doğumluyum, evliyim ve iki çocuğum var. Yaklaşık 30 yıldır bu sektörün içindeyim. Büyüklerimizin izinden yürüyerek bugünlere geldik.

Mağazanız ve faaliyet alanlarınızdan bahseder misiniz?

Biz toptan satış yapıyoruz. Türkiye’nin hemen her ilinde müşterilerimiz var. Nakliye ve kargo maliyetleri nedeniyle bazı bölgelere daha sınırlı ulaşabiliyoruz. Ağırlıklı olarak Doğu, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde faaliyet gösteriyoruz. Yaklaşık 3-4 bin kayıtlı müşterimiz bulunuyor. Bu, yılların birikimiyle oluşmuş bir müşteri ağı. Büyüklerimizin sevgisi ve itibarı, bize dost kazandırdı. Bizim de amacımız bu dostluğu büyüterek devam ettirmek. Mağazamız dışında bir de depomuz bulunuyor. Kayseri’nin beyaz eşya kalbi olarak bilinen, İstanbul’daki İstoç ya da Ankara’daki Samanpazarı’na benzer bir konumda yer alıyoruz. Bulunduğumuz bölge, mobilya sektörü ağırlıklı bir alan olsa da beyaz eşya da ciddi bir ihtiyaç. Bu potansiyeli görerek merkezin dışına taşındık. Biz üretim yapmıyoruz ancak portföyümüzdeki ürünleri satabilecek çok sayıda mağazayla çalışıyoruz. Kendi markamızı oluşturmayı zaman zaman düşündük, fakat bizi böyle tanıyıp seven müşterilerimiz var. Üreticilerle adeta ortak gibiyiz; onlar da bizi her zaman destekliyor. Bu yüzden şu an için kendi markamız ile herhangi bir ürün üretmeyi düşünmüyoruz.

Müşterileriniz sizi neden tercih ediyor? Sizi farklı kılan nedir?

Kayseri’de fiyat rekabeti oldukça önemlidir. En uygun fiyat bizde diyemeyiz ama bu seviyeye yakın olmaya çalışıyoruz. Burada asıl önemli olan güven. Günümüzde en çok eksikliği hissedilen unsur bu. Biz bu güveni korumaya büyük özen gösteriyoruz. Aldatmamak ve yanıltmamak en temel prensibimiz. Nurkan Ticaret olarak müşterilerimize bir güven noktası sunduk ve bunu bozmak istemiyoruz. Toptan çalışmamıza rağmen, bizi çok iyi tanıyan son kullanıcılar da gelip alışveriş yapmak istiyor. Asıl hedef kitlemiz perakendeciler olsa da gelen tüketicileri de geri çevirmiyoruz.

Ticaretin geçmişten bugüne nasıl değiştiğini gözlemliyorsunuz?

Çocukluk yıllarımda teknoloji neredeyse hiç yoktu ve insanlar alışverişlerinde tamamen güvene dayanırlardı. Bankacılık işlemleri bile elle tutulur, defterle yürütülürdü. Bu yıllar içerisinde teknolojiyle birlikte sırası ile faks, e-posta, WhatsApp gibi iletişim araçları her yerde olduğu gibi ticarette de hayatımıza girdi. İnternet ve dijitalleşme elbette işleri kolaylaştırdı ama beraberinde bilgi kirliliğini de getirdi. Eskiden birkaç marka vardı, şimdi ise yerli üretimin artmasıyla marka çeşitliliği çok arttı. Dışa bağımlılığımızın azalması bizi çok mutlu ediyor. Yerli üretim yapan tüm firmalara teşekkür ederim. Marka değeri, bir ülkenin en büyük sermayesidir. Ne yazık ki bazı tüketiciler, yabancı markalarda satın aldıkları ürünlerin aslında yerli üreticilerimiz tarafından markalar için üretildiğini bilmiyor. Bu farkındalığın artmasını istiyoruz.

Sersim firmasının Techna markasınında satışını sürdürüyorsunuz. bir Kayserili olarak Sersim size ne ifade ediyor?

Milliyetçilik duygularımız yüksek. Hem Kayseri’den çıkmış bir marka olması hem de Türkiye’nin değeri olması açısından Techna’yı çok önemsiyoruz. Dört yıldır Techna ürünlerini satıyoruz. Bizim için en önemli konu ürünün arkasında durulmasıdır. Bu da ancak kaliteli ve güvenilir ürünlerle mümkündür. Techna, sağlam ürünler üretiyor ve satış sonrası desteğiyle her zaman arkasında duruyor. Bu da bizi çok gururlandırıyor. Bugüne kadar neredeyse hiç şikâyet almadık, bu da ürünün kalitesini gösteriyor. Derin dondurucu grubunda da çok memnunuz. Techna, birçok markaya üretim yaptığı için bizim için ayrıca bir gurur kaynağı. Ayrıca şirket yöneticileriyle aramız çok iyi, adeta bir aile gibiyiz. Her zaman desteklerini hissediyoruz.

Sizce piyasa şu anda nasıl bir durumda?

Ne yazık ki şu anda piyasa çok iyi değil. İhracat daraldı, herkes iç piyasaya yöneldi. En büyük sorunlardan biri de internet satışları. Karlılıklar çok düşük, rekabet fazla. Müşteri internette daha düşük fiyata aynı ürünü görünce oraya yöneliyor. Kargolar kazanıyor, üretici ve satıcı ise bu işin yükünü çekiyor. Biz de bir dönem internet üzerinden satış yaptık ama kârlı bir model olmadığını gördük. Bu sistemin yeniden düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Hizmet kalitesi açısından da ciddi sorunlar yaşanıyor.

Bu işi severek mi yapıyorsunuz? Sizce sürdürülebilir mi?

İşimizi çok severek yapıyoruz. Şikayetlerimiz olsa da bu işe gönülden bağlıyız. Gençlere de her işte ilerlemelerini tavsiye ediyorum. Herkes masa başı, hazır işler istiyor. Ama hayat böyle işlemiyor. Yeni nesil ne yazık ki çalışmaya gönüllü değil. Borsa, kripto gibi yollardan kısa yoldan kazanç bekliyor. Oysa emek vermek şart. Yeni nesilde bayilik sistemine ilgi azaldı, bu da ileride sektörlerde kırılmalara neden olabilir.

Geleceğe dair hedefleriniz nelerdir?

En büyük hedefimiz güveni sarsmamak. Ticareti doğru yapmak, dürüst kalmak. Herkes belli maddi hedefler koyabilir ama bizim için en kıymetlisi güveni sürdürmek. İnsanlar “bu firma doğru çalışıyor” desin, bizim için en büyük kazanç budur.

Son olarak, bize ders niteliğinde bir örnek verebilir misiniz?

30 yıldır ticaretin içindeyim. Temizlikten başlayarak satış ve finansa kadar her alanında çalıştım. Bugüne kadar öğrendiğim en önemli şey: her gün yeni bir şey öğreniyoruz ve aslında hiçbir şeyi tam bilmiyoruz. Ticaret sürekli yenileniyor. Her gün yeni fikirler çıkıyor. Çıtayı yükseltmek, bu yenilikleri takip etmek şart.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*