2026 yılı için beklentimiz, sektörün daha dengeli ve rasyonel bir yapıya geçmesi yönünde

Singer Türkiye Genel Müdürü Sinem Kınran Parlak

2025 yılı sektörel anlamda markanız için nasıl geçti? Finansal olarak hedeflediğiniz noktaya ulaşabildiniz mi?

2025 yılı, sektörün genel olarak maliyet baskıları ve talep dalgalanmalarıyla sınandığı bir dönem olmasına rağmen Singer Türkiye olarak güçlü ve istikrarlı bir performans sergiledik. Özellikle e-ticaret, ulusal zincirler ve kendi perakende ağımızı kapsayan çok kanallı satış stratejimiz sayesinde yılı hem ciro hem adet hedeflerimizin üzerinde kapatıyoruz. 2025 yılında e-ticaret tarafında çift haneli büyüme yakaladık ve kategori liderliğimizi pekiştirdik. Black Friday döneminde yalnızca bir günde 160 makine satarak kendi rekorumuzu kırdık. Yeni dikiş makinesi modelimiz Experience ile ürün miksini güçlendirip tüketicinin beklentisine uygun bir portföy oluşturduk. Operasyon ve tedarik zincirindeki disiplinli yönetim sayesinde hem kârlılığı hem stok verimliliğini artırdık. Tüm ödemelerimizi büyük ölçüde DBS sistemine taşıyarak finansal riskimizi minimuma indirdik. Talep daralmasının yaşandığı, fiyat rekabetinin yoğun olduğu ve maliyet baskısının arttığı bir yılda hedefleri aşmış olmak bizim için önemli bir başarı. Bunu mümkün kılan en kritik unsur, Singer’in 120 yıldır Türkiye’de oluşturduğu güven, güçlü distribütör ilişkileri ve satış sonrası hizmet kalitesi.

2026 yılına dair öngörüleriniz ve beklentileriniz nelerdir?

2026 yılı için beklentimiz, sektörün daha dengeli ve rasyonel bir yapıya geçmesi yönünde. Enflasyonun sakinleşmesi, stok maliyetlerinin optimize edilmesi ve tüketicinin yeniden orta vadeli harcama planlarına dönmesi hem sektöre hem markalara olumlu yansıyacak. Singer Türkiye olarak 2026’ya üç ana eksen üzerinden hazırlanıyoruz:

1) Ürün portföyünü güçlendirmek: Yeni nesil makineler, daha dijital ve kullanıcı dostu modeller ile pazarın talep ettiği inovasyonu Türkiye’ye getireceğiz. “Experience” modelinin başarısını devam ettirecek yeni ürünlerimiz de yolda.

2) Çok kanallı satış yapısını daha da derinleştirmek: Pazar yerlerinde liderliğimizi korumayı hedefliyoruz. A101, ŞOK gibi zincirlerde daha güçlü hacim yönetimi, bayi kanalında daha eğitimli, daha aktif ve daha teknoloji destekli satış gücü ve Singer mağazalarında deneyim odaklı perakende yaklaşımı ile 2026’da her kanalda büyümeyi planlıyoruz.

3) Topluluk & Eğitim projeleri ile marka sadakatini güçlendirmek: Singer’in Türkiye’deki en büyük avantajlarından biri; halk eğitim merkezleri, meslek liseleri, üniversiteler ve sosyal proje ağımız. Bu yapı sadece sosyal etki değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir müşteri kitlesi yaratıyor. 2026’da bu projelerin kapsamını daha da büyütmeyi hedefliyoruz. Sonuç olarak, 2025’i hedeflerimizin üzerinde kapatmanın verdiği güçle 2026’ya hem finansal hem de operasyonel açıdan son derece sağlam bir temel üzerinde giriyoruz. Değişen tüketici davranışlarına hızlı uyum, güçlü ürün portföyü, erişilebilir fiyatlama stratejimiz ve çok kanallı satış yapımız sayesinde büyüme ivmemizi sürdüreceğimize inanıyoruz.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*