Mevcut mağazamızı büyütmek, şubeleşmek istiyoruz

Öncelikle sizi ve firmanızı tanıyabilir miyiz?
Rıza Kalfaoğlu: 1998 yılında mağazamızı açtık. Başlangıçta farklı markaları karma şekilde satmayı düşünüyorduk. Ancak Siemens ile tanıştıktan sonra, diğer markaları sistemimizden çıkarıp yalnızca Siemens markasıyla devam etme kararı aldık. Bu, markaya olan tutkumuzun göstergesidir. Nevşehir küçük bir vilayet ama potansiyel barındırıyordu. Beyaz eşya sektörünü takip ediyorduk ve bu sektörü kendimizle bütünleştirebileceğimiz bir alan olarak gördük. Başlangıçta oto alım-satım, nakliye gibi işler de yaptık. Beyaz eşya işine ise bir arkadaşımla birlikte girmeyi düşünmüştük, ancak kısa süre içinde yollarımız ayrıldı ve ben yola tek başıma devam ettim. 2000’li yıllarda Siemens ile daha da bütünleştik. Özellikle ankastre ürünlerin geleceğin trendi olacağı söyleniyordu. 1999 yılında, insanların henüz “ankastre” kelimesini bile pek bilmediği bir dönemde mağazamıza teşhir alanı kurduk ve büyük yatırım yaptık. Amacımız sektörde “ilkleri” sunan ve aranılan ürünleri bulunduran bir mağaza olmaktı.

Berke Kalfaoğlu: 2001 doğumluyum. 13 yaşından itibaren okuldan sonra mağazaya gelmeye başladım. Hatta bazı ödevlerimi bile burada yapardım. Lise yıllarımda daha çok sorumluluk aldım. Siemens ürünlerini satmanın yanı sıra servis desteği de veriyorduk; ürün taşımaya bile yardımcı oluyordum. Üniversitede İstinye Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünü okudum. Küçüklüğümden beri vali ya da kaymakam olma hayalim vardı. İstanbul’da okurken tatil dönemlerinde mağazaya gelmeye devam ettim, hiç kopmadım. Bizim rakibimiz Koç Grubu değildi. Babam dükkânı açtığında Nevşehir bölgesinde BSH grubu içinde 14 bayi vardı. Siemens ürünlerinin farkını ve kalitesini anlatmaya çalıştık. Bizim hedefimiz her zaman bu bayiler arasında birinci olmaktı. Okulumu bitirdikten sonra dahi bu hedef doğrultusunda mağazayı devraldım. Hâlâ kaymakamlık sınavlarına hazırlanıyorum ama mezun olduğum gün dükkânı ben açtım. Babamın bize bıraktığı en büyük miras; güven, itibar ve güler yüz oldu. Biz burada sadece beyaz eşya değil, güven ve samimiyet satıyoruz. Herkesin yapabileceği bir iş değil bu. Diğer markalarda bazen müşterilere yanlış bilgiler verilebiliyor ama biz doğru yönlendirme ile kazanıyoruz. Mayıs ayında 194 eve ürün teslim ettik. Bu kişilerden pek çoğu, ürün almak için tekrar bize geliyor, fiyat bile sormadan önerdiğimiz ürünü tercih ediyor.

Mağazanızın özelliklerinden bahseder misiniz?

Mağazamız 3 katlı ve bir de alt kat deposu var. Üst katta müşterilerimize çay, kahve, yemek ikramı yaptığımız bir sosyal alanımız mevcut. Alt katta 20’ye yakın ankastre modelini ve 15-20 adet buzdolabını sergilediğimiz geniş bir teşhir alanımız var. Konsept olarak güncel Siemens mağazalarına tam olarak uymasa da 2025 yılında bir deneyim mağazası kurmak üzere markayla anlaştık. Şu anda 3 personel ve ben çalışıyoruz. Sadece bir mağazamız var. İkinci mağazayı kapattık çünkü kiralıktı ve mülkümüz değildi. Kiradan kurtulmak istedik. Ayrıca şehir merkezinde 4 depomuz var. En büyüğü 1000 metrekareyi geçiyor, toplamda yaklaşık 2500 metrekarelik bir depolama alanına sahibiz. Depolarımızda geçmişten kalan, hatta tüplü televizyonlar, eski kodlu ürünler bile var. Bazı müşterilerin teslim alınmayan ürünleri bile yıllardır bizde duruyor. Hiçbirinden para talep etmiyoruz. Bu, müşterilerimizle aramızdaki güvenin göstergesi.

Başka işlerle de ilgileniyor musunuz?

Babam oto alım-satım işleri yapıyor hem sıfır hem ikinci el araçlarla. Abim inşaat mühendisi, inşaat projelerimiz var. Ayrıca turizm sektöründe de faaliyet gösteriyoruz. Mustafapaşa Köyü’nde 8 odalı butik bir otelimiz var. 4 mağara, 4 taş odadan oluşuyor. 100 kişilik bir restoranımız da mevcut.

Sektördeki başlıca sorunlar nelerdir? Sizce neler düzeltilmeli?

Lojistik altyapının geliştirilmesi gerekiyor. Teslimat süreçleri hızlandırılmalı. Pandemi döneminde insanlar evlerine daha çok vakit ayırınca eksiklerini fark ettiler ve beyaz eşyalarını yenilemek istediler. Bu süreçte Siemens markasının değeri daha da öne çıktı. Biz de dijital reklamlarla markamızı daha görünür kıldık. Krizi fırsata çevirerek bölgedeki bilinirliğimizi artırdık.

Siemens sizin için ne ifade ediyor?

Siemens bizim için güven demek. Satış sonrası desteği çok güçlü. Örneğin taşıma sırasında çizilen bir ürün hemen yenisiyle değiştirilir. 7/24 çağrı merkezi desteği mevcut. Bu güveni, müşterimize de yansıtıyoruz. Bu işi severek mi yapıyorsunuz? Sizce sürdürülebilir mi? Kesinlikle severek yapıyoruz. Siemens markasına ve yaptığımız işe büyük bir tutkuyla bağlıyız. Bu tutkuyu sürdürebildiğimiz sürece işimiz de sürdürülebilir.

Müşterileriniz neden sizi tercih ediyor? Sizin farkınız nedir?

Güler yüz, dürüstlük ve güven. Müşterilerimize yanlış bilgi vermeden, doğru ürünle yönlendiriyoruz. Samimi ilişkiler kuruyoruz. Bu işin fark yaratan kısmı insanla olan temas ve etik değerlerdir.

Gelecekteki hedefleriniz neler?

Mevcut mağazamızı büyütmek, şubeleşmek istiyoruz. Özellikle otopark alanımızı genişletip elektrikli araç şarj istasyonu kurmayı hedefliyoruz. Aynı zamanda kamu görevine geçme hedefim de devam ediyor. Benim hayat görüşüm, insanlara hizmet etmek ve onları mutlu etmek. Bu iki yolu da elimden geldiğince yürütmek istiyorum.